21 Aralık 2012 Cuma

4 Aralık 2012 Salı

9 Kasım 2012 Cuma

Kız Romanları: Kasım Ayı

Kasım gelmiş şekerim, hiç söylemiyorsunuz.
Ben anlamadım bu yıl Eylül ve Ekim ne çabuk geçti. Hayret ettim.
Hala Ekim ayı kitabını okumaktayım, çok yavaşladım ben yahu..
Dickens'ın Büyük Umutlar'ını okuyorum, hayatımdan çok memnunum.
Siz de durumlar nasıl?

Kasım ayı kitaplarımız da çok güzel. Yine hep merak ettiklerim var..









Kız Romanları Çetesi;

  • Euphoric
  • Judy 
  • Okuyan Kedi 
  • Sittirella 
  • Kitabi Sevda
  • Kurtlu Kitap
  • j.d.
  • Zimlicious
  • nsuet
  • Lou S.
  • Lenka
  • Nostalchica
  • Modamodu
  • Selin okaliptus yaprağı
  • Gözde Demirci

  • Herkese iyi eğlenceler.

    50 Kız Romanı Projemiz hakkında detaylı bilgi burada.

    13 Ekim 2012 Cumartesi

    İlk Cümleler

    Sabit Fikir: Edebiyat Tarihinin en iyi 100 giriş cümlesi

    Çavdar Tarlasında Çoçuklar
    Anlatacaklarımı gerçekten dinleyecekseniz, herhalde önce nerede doğduğumu, rezil çocukluğumun nasıl geçtiğini, ben doğmadan önce annemle babamın nasıl tanıştıklarını, tüm o David Copperfield zırvalıklarını filan da bilmek istersiniz, ama ben pek anlatmak istemiyorum. Her şeyden önce, ben bu zımbırtılardan sıkılıyorum.

    Muhteşem Gatsby 
    Toy çağımda bir öğüt vermişti babam, hala küpedir kulağıma: "Ne zaman," demişti, "birini tenkide davranacak olsan, hatırdan çıkarma, herkes senin imkanlarında gelmemiştir dünyaya!
    Anna Karenina


    Bütün mutlu aileler birbirine benzer, her mutsuz ailenin mutsuzluğu kendine göredir.
    Peter Pan 
     Bütün çocuklar büyürler, biri hariç.



    11 Ekim 2012 Perşembe

    Çantamda Ne Var

    Blog alemi çantasında ne var ne yok yayınlar da ben eksik kalır mıyım?
    Ahanda çantamdaki deli!

    5 Ekim 2012 Cuma

    Kız Romanları Projesi Ekim Ayı

    Güzel projemizin güzel kızları sıradaki 5 yeni 'kız romanı' için hazır mısınız?
    Bu ayın kitaplarının hepsi birbirinden güzel. İki tanesini okudum, diğerleri de okumak istediklerimdi.
    İşte Ekim ayının kitapları:

    Rüzgar Gibi Geçti - Margarett Mitchell 
    Rüzgar Gibi Geçti hakkında bir postum vardı, buradan ulaşabilirsiniz.

    Büyük Umutlar - Charles Dickens

    Küçük Kadınlar - Louisa May Alcott

    Gizli Bahçe - Frances Hudgson Burnett


    Küçük PrensesFrances Hudgson Burnett


    Küçük Prensesi Judy'nin önerisiyle okumuştum bir kış günü. Ne kadar sevmiştim anlatamam. Benim bu ayki seçimim Büyük Umutlar, çünkü okunmayı bekleyenler arasında uzun zamandır. Gizli Bahçeyi de okumayı çok istiyorum. Bulursam onu da aradan çıkarırım bahaneyle. 
    Eylül ayı kitabını okuyamadım, hiçbir kitabı kütüphanede bulamadım. Güya sahaf festivalinden alacaktım, orda da işler karıştı yalan oldu. 
    Ama Ekim ayı favorim oldu. Nefis kitaplar. 
    Siz neleri seçtiniz, Eylül ayı kitabını yazan oldu mu? 

    Kız Romanları Çetesi; 

  • Euphoric
  • Judy 
  • Okuyan Kedi 
  • Sittirella 
  • Kitabi Sevda
  • Kurtlu Kitap
  • j.d.
  • Zimlicious
  • nsuet
  • Lou S.
  • Lenka
  • Nostalchica
  • Modamodu
  • Selin okaliptus yaprağı
  • Gözde Demirci

  • Herkese iyi eğlenceler.

    50 Kız Romanı Projemiz hakkında detaylı bilgi burada.
    Rüzgar Gibi Geçti 

    2 Ekim 2012 Salı

    The Fault in Our Stars

    Tumblrda, kitaplar hakkında çeşitli sitelerde, bloglarda, sağda solda çok görüp çok merak ettim.
    Aman dur ben de eksik kalmayım dedim. E-book sevemeyengillerden olduğum için "audio book" tan yana karar kıldım.

    Sonuç: Neden bu kadar abartıldığını anlamadığım bir kitap.
    Konu: Kanserli iki teenage öğrencinin aşk hikayesi.
    Sadece konusu bile insanın içini sızlatıyor, kabul ediyorum.
    Ama bunun dışında üstüne bir tuğla bile konmamış.

    Sevmedim ben. Bi' çiğ, bi' garip.

    Okuyan ergenler (genellikle) gözyaşlarıyla içinde kaldıklarını söylemişler hep.
    Onlara biz doz "Kitap Hırsızı" önermek istiyorum.
    Ağlamak için değil, duyguların nasıl yazılabileceğini görmek için.

    3 Eylül 2012 Pazartesi

    Kız Romanları Projemizde 3. Ay

    Tatilin rehavetini üstümüzden atamadık, Eylül geldi kış geliyor diye dertlenmekten Eylül ayı kitabını seçmeyi unutacaktık neredeyse.
    Kız Romanları projemiz hakkında detaylı bilgi burada ve burada!
    Bakalım sıradaki 5 kitap neymiş?

    Jane Eyre / Charlotte Bronte 



    Bir Kadının Portresi / Henry James 


    Masumiyet Çağı / Edith Wharton


    Keyif Evi / Edith Wharton 

    Jane Eyre en sevdiklerimdendir. Diğer kitapları okumuş olsaydım Jane Eyre'yi seçebilirdim yine ama diğer dört kitabı da okumadım. Özellikle Edith Wharton'un kitapları hep dikkatimi çekmişti kısmet bu zamanadır belki. Benim seçimim ilk kitap hariç diğer dördünden hangisini öncelikle temin edebilirsem o olacak. 
    Sizlerin seçimlerini merakla bekliyorum. 
    Projeye katılım tabiki serbest. Yeni katılan olursa yorum bıraksın yeter. 
    Kız Romanları Çetesi; 


  • Euphoric
  • Judy 
  • Okuyan Kedi 
  • Sittirella 
  • Kitabi Sevda
  • Kurtlu Kitap
  • j.d.
  • Zimlicious
  • nsuet
  • Lou S.
  • Lenka
  • Nostalchica
  • Modamodu
  • Selin okaliptus yaprağı

  • Herkese iyi eğlenceler.

    Not: Ağustos ayı kitabım Deniz Fenerini çok zor okudum, bayram tatili ve kitabın ben de coşku uyandırmaması gibi nedenlerle de yazısını yazmadım. Yazar mıyım emin değilim. Proje kitabı hakkında post yazan olduysa linkini yayınlamaktan mutluluk duyarım :) 

    Kurtlu Kitap'ın Mrs. Dalloway yazısı
    Zimlicious'ın Mrs. Dalloway yazısı

    15 Ağustos 2012 Çarşamba

    Kitaplardan Kule Yapalım

    Bu yazıda Öylesine Biri demişti bütün kitaplarını görmek istiyorum  diye..
    Kitaplığım dar geldiği için karman - çorman, fotoğraf çeksem bile hepsi gözükmez.
    Ben de dedimki okunmayı bekleyenlerden seçip seçip kule yapalım, onları kendi bloglarımızda yayınlayalım.
    Çoğul konuşuyorum çünkü bunu bir etkinliğe dönüştürüp sizi de davet ediyorum. 
    Bir nevi mim mi oluyor şimdi bu?

    Aslında fotoğraftakinin on katı kadar daha bekleyen kitap var.
    Ben bunları kafama göre seçtim.

    İlk kitabın ismi çıkmamış: "Jane Austen Book Club" olacak.
    Lolita'da en son satın aldığım kitap. Baskıları tükendiği için internetten sipariş veremiyordum, birkaç gün önce Zonguldak limanda stand açmış bir kitapçının tezgahında rastladım. Nasıl sevindim anlatamam.
    Kıvanç Tatlıtuğ'un yeni filmi Kelebeğin Rüyası Zonguldak'ta çekiliyor, belki biliyorsunuzdur. Zonguldaklı şair Rüştü Onur'un hayatını konu alıyor. Kitapçı bana bu konuyla ilgili de kitap satmaya çalıştı, aslında güzele benziyordu ama işin magazinsel boyutundan mıdır yoksa gerçek fiyatı mı öyledir bilmiyorum, çok para istedi diye almadım onu. Aklımda kaldı hani.
    Not: Film çok güzel olacakmış diyolllaaa

    Çağdaş Türk Edebiyatından Kedi Hikayeleri de bunlar arasındaki en eski kitabım. Küçüktüm, ortaokul ya da lisedeydim hatırlayamıyorum şimdi, Ankara'da Dost Kitabevinden almıştım. İçindeki hikayelerin hepsi birbirinden güzel, büyük zevkle okumuştum. Ankara'dan İstanbul'a taşınırken kitaplığımdan hiçbirşey almadım, olduğu gibi kardeşime bıraktım. İşin aslı biraz da fırsat bulamadım, bölük pörçük taşındım. Şimdi dayanamıyorum her gidişimde birer ikişer aşırıyorum eski kitaplarımı, kardeşimden izin alarak tabi. Kedi Hikayeleri de onlardan biri, tekrar okunmak için sırada bekliyor. Hala satılan bir kitap mı diye baktım okuoku'da çok çok çok uygun fiyata satışta gözüküyor.
    Kapağı da harika değil mi? 
    Kapak çizimi Selçuk Demirel'e ait, o da bizi bu linke götürüyor.
    Bu verdiğim linklerden başınızı alıp da benim yazdıklarımı okuyabiliyor musunuz çok merak ediyorum. Benim için yazıyı bitirmek biraz zor oluyor da.

    Çok güzel konu dağıtırım. (Selam Caulfield) 
    Asıl konumuza dönersek, bekleyen kitaplarımızdan yaptığımız minik kuleleri fotoğraflayıp yayınlayalım bloglarda diyorum, var mısınız?
    Genelde okunmayı bekleyen kulelerdeki kitaplar çoktur, o yüzden parça parça yapalım, aklımıza estikçe yayınlayalım.
    Başkasının kitaplığını karıştırmak kadar sevdiğim birşey yok. ^.^
    Katılmak isteyen herkese açığız tabiki, yorum bırakırsanız blogunuzun linkiyle birlikte, yine burda liste yapar yayınlarız.
    Sabırsızlıkla bekliyorum!
    Şimdiden hepimize iyi eğlenceler.


    Diğer bloglardaki kulelere bu linklerden ulaşabilirsiniz:


    linkleri yorum bırakırsanız listeye ekleyebilirim :)

    3 Ağustos 2012 Cuma

    Raflardan dolmuş taşmış her bir köşede minik yığınlar halinde üst üste birikmeye başlamış okunmayı bekleyen kitaplarına rağmen, yeni  kitap almadan duramayan hatta ipin ucunu çoktan kaçırmış olan kitap kurtlarına benden selam olsun. Hastalık tespit edilmiş, tedavisi var mı göreceğiz?
    Halinizden çok iyi anlıyorum. 
    Başucumdan bir örnek. 


    1 Ağustos 2012 Çarşamba

    Kız Romanları Projemizde 2. Ay

    Klasiklerden seçerek okuduğumuz "Kız Romanları" (50 Classic Girl Novels) projemiz devam ediyor. 
    Ağustos ayına girdik, listeden sıradaki beşliden bir kitap seçme zamanımız geldi demek. 
    İşte listemiz: 

    Akıl ve Tutku - Jane Austen
     
    (bir bizim kapağa bakın bir de aşağıdaki kapağa) 

    Emma - Jane Austen

    Deniz Feneri - Virginia Woolf

    Mrs. Dalloway - Virginia Woolf

    Uğultulu Tepeler - Emily Bronte

    Uğultulu Tepeler en sevdiğim aşk hikayesidir. Projeye katılan ve hala okumamış olan varsa çok şanslı bence.  Emma'yı okudum, Akıl ve Tutku'yu izledim sadece. Okuyacaktım ama kütüphanede bulamadım. Bu yüzden seçimim Deniz Feneri oldu. 
    Siz neler seçtiniz merakla bekliyorum. 

    Temmuz kitabı: Muhteşem Gatsby 

    Projeye Katılanlar  şimdilik; 
    Katılım serbest, yeni kitap kurtlarını da aramıza bekleriz. 
    İyi eğlenceler şimdiden. 




    31 Temmuz 2012 Salı

    Şu Çekilişi Yapalım Artık?

    300 kişi oldugumuz da bir kutlama yapalim demistik ya, artik yapalim bence onu.
    'Bookish'bir bloga donustugu icin buralar en guzeli bir kitap hediye etmek olacak, yaninda da bir ayrac tabi.
    Ben 'ŞAHANE HATALAR' ı seçtim. İnsallah siz de seversiniz.
    Çekilise katilmak cok basit: mail adresinizle birlikte yorum birakmak ve degilseniz izleyicim olmak. Fazla izleyici göz cikarmaz :) daha cok cekilis yapariz arttikca hem.
    Hepimize simdiden iyi eglenceler
    Edit: acemilikten tarih eklememişim :) Salı günü yani 7 Ağustos 2012'de çekilişi yaparız. 
    Edit 2: Kitap ayracımı sevdiniz mi? 

    25 Temmuz 2012 Çarşamba

    Doğunun Limanları

    Aşk ilk günkü gibi kalabilir, heyecan da öyle. Aylar da geçse, yıllar da geçse. Hayat, insana bıkkınlık verecek kadar uzun değildir. 
    [Doğunun Limanları / Amin Maalouf]

    20 Temmuz 2012 Cuma

    Muhteşem Gatsby!

    Projemizi biliyorsunuzdur değil mi?
    Buradaki listeden yani "50 klasik kız romanı" arasından her ay bir tane seçip okuyoruz.
    Katılım serbest.
    Benim ilk seçimim, Temmuz kitabım, bir Amerikan klasiği: Muhteşem Gatsby. Oldum olası merak etmişimdir nedir bu ku kadar muhteşem olan diye?
    Gatsby'nin hikayesini "kız romanı" yapan şey saplantılı bir aşk hikayesi olmasıymış meğer.
    Okumadan önce sadece "abartıldığı" ve "sıkıcı" olduğuna dair şeyler çalınmıştı kulağıma. Ama madem o kadar Muhteşem sıkıcı falan dinlemeden okunacaktı.
    Bu konuda size net birşey diyemeyeceğim, çünkü benim Gatsby'i okuyuşum biraz karışık oldu:
    İstanbul'dan eve dönerken (bknz zonguldak'a evim diyorum artık. büyük bir adım) ablam yanında kitap var mı yolda okumak istiyorum dedi. Ben o sıra Rüzgarın Gölgesini okuyordum, Gatsby'i de yeni almıştım, ona verdim.
    Okurken ofladı, pofladı, çok sıkıcı, monoton, akmıyor gibi yorumlarda bulundu. Arada bir de çeviriden şikayet etti. Bazı kelimeleri yadırgıyordu: "supor", "epiy", "helican" gibi. Pes etti, başka bir  kitap okudu. Onu bitirince yarım bırakmaya gönlü el vermedi, döndü Gatsby'i bitirdi.
    Sonra bir akşam Robert Redford'un oynadığı 1974 yapım "The Great Gatsby" filmini izledik, çok sevdim. Ama geç saatte  izlemeye başladığımız için yarım kaldı. Devam etmek yerine kitabı okudum.
    Bu yüzden sıkıcı olması, akmaması gibi problemler hiç yaşamadım. Sanki filmin devamını izliyordum. Tek yapmam gereken arkama yaslanıp Can Yücel'in şahsına münhasır çevirisinin, kelimelerin zenginliğinin tadına vararak okumaktı.

    bu tişörtü nerden buluruz?

    Kitabımın başında şu dörtlük var, sanki herşeyin küçük bir özeti gibi:
    Gönlü olacaksa, var, sırma kaftanlar kuşan;
    Ve istiyorsa, yüksel yükselebildiğin kadar,
    Ta ki "Sultanım, benim sırma kaftanlım" diye
    Koşsun sana nazlı yar.
    Thomas Parke D'invilliers
    İlk cümleyi çok sevdim, paylaşmadan edemem.
    Toy çağımda bir öğüt vermişti babam, hala küpedir kulağımda. 'Ne zaman' demişti, 'birini tenkide davranacak olsan, hatırdan çıkarma, herkes senin imkanlarında gelmemiştir dünyaya!' 
    Çevirinin güzelliği ilk cümleden göz kırpıyor değil mi?
    İlk cümle gibi son cümle de vurucu, insanın yüreği buruluyor okurken...
    O ümitledir ki şimdi sefer etmekteyiz, biz o akıntıya karşı giden tekneler, durmadan geriye geçmişe çarpılıp atılsak da ne gam..
    Bir de kadın kahraman Daisy'nin çok hoşuma giden bir cümlesi var: 
    İlk iş, hemşireye kız mı erkek mi diye sordum. Kız olduğunu söyleyince, dödüm duvardan yana ağladım, 'İyi', dedim, 'kız olduğu daha iyi. İnşallah da alığın biri olur! Bu dünyada bir kız için en iyi şey, akça pakça bir alık olmak, başka ne?' 
    Hayır aklıma o argo deyiş gelmedi! ^^


    Scott Fitzgerald bu kitabını karısı Zelda'ya ithaf etmiş. Onların da çok çalkantılı bir aşk hikayesi vardı yanlış hatırlamıyorsam Elif Şafak'ın Siyah Süt'ün de okumuştum.
    Edit: Ekşi sözlükte bu entryi buldum, doğru hatırlıyormuşum.
    Midnight in Paris'i izleyenler varsa orda da Zelda ve Scott Fitzgerald geceleri arabayla gelip yazarı Çılgın 20'lerin çılgın partilerine götürürlerdi.

    Size Muhteşem Gatsby hakkında iki muhteşem link vereceğim. Burada sevgili Judy'nin yazısı var, burada da Zimlicious'un projeden bağımsız Gatsby hakkında bilmeniz gereken 10 şey yazısı. 
    Artık sabırsızlıkla 25 Aralık 2012'de gösterime girecek olan Leonardo Di Caprio'nun Gatsby'i oynadığı filmi bekleyebiliriz. (Daisy'i oynayan Carey Mulligan'a bi' türlü ısınamadım. Michelle Williams'la Rachel McAdams'ı karıştırıp elde edilmiş gibi. Töbe haşa)
    Filmden hiç birşey olmasa bile görsel bir şölen olacağı kesin, siz ne dersiniz?
    Bu adresten daha fazla fotoğrafa ulaşmak mümkün.

    Postu yazarken aşağıdaki karikatüre rastladım. Kitabı henüz okumamış olanlar bakmasın, yüksek doz spoiler içerir. Okuyunca gelin bakın ama bu kadar eğlenceli birşey olamaz.

    30 Haziran 2012 Cumartesi

    Haydi Kızlar Projeye: 50 Classic Girl Novels

    Bir önceki postta gördüğünüz 50 güzel klasiğin sadece 12 tanesini okumuşum.
    50'ye tamamlamak için koca bir yıl ayıramam tabi ama en azından sayısını arttırmak için bir proje uygulamaya kadar verdim.
    Katılım serbest :)
    Projenin uygulaması aşağıdaki gibi olacak:
    Her ay listeden kitap seçeceğim. (Listedeki sırayla gideceğim)
    Beş kitap içinden bir tanesini seçip o ay onu okuyacağım.
    Proje on ay sürecek bittiğinden en az 10 klasik okunmuş olacak.
    Bana katılmak isteyen varsa, yorum bırakabilir, mail atabilir (funstuffandlovelythings@gmail.com), kendi blogunda yazabilir.
    Katılımcıların da listesini yapar yayınlarız.
    Çok eğleniriz gibi gözüküyor, en azından ben eğleneceğim. :)

    Temmuz ayı ile başlıyorum.
    İşte ilk beş kitap. 
    Beşinden hangisini isterseniz seçip okumak serbest.
    Ben kitabı satın edindikten sonra hangisi olduğunu yazacağım.
    Şanslı olursam birden fazlasını okurum belki temmuzda.




















    Listenin tamamı


































    Rahatça okumak için tıklayın.

    25 Haziran 2012 Pazartesi

    300!

    300 olduk!! :)))
    Kutlama mı yapsak?
    Çekiliş falan istermiydiniz benim canım izleyicilerim?

    15 Haziran 2012 Cuma

    Lovers of Arctic Circle

    Lovers of Artctic Circle
    (Los amantes del Círculo Polar)
    Kutup Çizgisi Aşıkları

    Ana ve Otto'nun kutup çigsisine kadar uzanan aşk hikayesi.
    İlk tesadüf daha isimlerde başlıyor, ikisi de tersten okunduğunda aynı..
    Hayatları öyle bir kesişiyorki bir tülü kopamaz oluyorlar.
    Kaderleri onları kardeş bile yapıyor ama sonunda kavuşurlar mı dersiniz?


    IMDB puanı: 7.7
    Tür: Drama, Romantik, Gizem

    17 Nisan 2012 Salı

    Anket Yapıyorum

    Aslında bu harika illustrasyonu paylaşıp gidecektim ama merak ağır bastı..
    Son zamanlarda okuduğunuz sizi alıp götüren birkaç - hadi en azından bir olsun- kitap söyler misiniz bana?
    Yeni okuduklarım arasından bana böyle hissettirenler;
    On Küçük Zenci - A.C.
    Palto - Gogol
    Ejderha Dövmeli Kız - S.Larrson

    10 Nisan 2012 Salı

    Bir Şölen Listesi

    Yine Sinek Isırıklarının Müellifinden bir alıntı yapmak istiyorum, listenin tamamını yazmayacağım tabi ki, sadece birkaç madde. Devamı için kitabı okuyun  ;) 


    Cemil'e hayatın bir şölen olduğunu hissettiren şeylerin üstünkörü yapılmış bir listesi: 

    • Virginia Woolf'un Mrs. Dalloway Romanı 
    • John Cheever'ın öyküsünden uyarlama: Yüzücü. 
    • Seymour Glass: Ah! Edebi Bir Kahraman.
    • Patrice Leconte'un Monsieur Hire filmi. 
    • Ezginin Günlüğü'nün Bahçedeki Sandal albümü.
    • Ali Osman Coşkun'un resimleri. 
    • Melahat Gülses'ten Kapıldım Gidiyorum.

    Bunu bir mim haline getirip kendimize bir şölen listesi yapsak? 

    Kıyaslama

    Sinek Isırıklarının Müellifi / Barış Bıçakçı 
      İstanbul ile Ankara karşılaştırması yaptı. İstanbul'a giden herkes dönüşte böyle bir kıyaslama getirir, lokum gibi ya da pişmaniye, saray helvası, Bolçi. "İstanbul'da insanların tek amacı İstanbul'un tadını çıkarmak gibi görünüyor. Avına dişlerini geçirmeye çalışan yırtıcı hayvanlara benziyorlar. Ankara'ya istesen bile dişlerini geçiremezsin, bir sürü üst geçit var." Metin ile birlikte bu şakaya güldüler. Kapatırken Cemil şöyle dedi: "İstanbul'da gün boyu dolaşırken dünyanın haline üzüldüm. Ankara'da insan sadece Ankara'nın haline üzülüyor." 

    9 Nisan 2012 Pazartesi

    Korkma Ben Varım


    Aşk insanın sadece psikolojisini ve kimyasını değil, tarihini, müziğini, coğrafyasını, edebiyatını, fiziğini, beslenme çantasının içindekileri, hayat bilgisini de değiştiriyor. 

    [Korkma Ben Varım - Murat Menteş]

    15 Mart 2012 Perşembe

    Creepy Demişken





    Youtube'da  bu video sayesinde yeni bir animeye rastladım. 
    Korku, gerilim, polisiye, gizem ve anime seviyorsanız kaçmaz bence! 
    İsmi çok zor ama: Umineko no Naku Koro ni
    Linkten konusuna da göz atabilirsiniz, oldukça ilgi çekici. Adadaki evlerinde toplanmış miras kavgası içinde büyük bir ailenin üyeleri teker teker cinayete kurban gidiyor..
    4. bölümü izlemeye gidiyorum. Çayımı demledim, bi taraftan "yine" kar yağıyor, hava sisli, gizemli animeye uygun, kedicik de ayak ucumda uyukluyor. 
    Burda durumlar böyle, sizde nasıl?

    14 Mart 2012 Çarşamba

    Hatsukoi Limited

    Hatsukoi limited sanırım "Sınırlarını Zorla" demek.
    Mangadan uyarlanan bir animeymiş. Mangasında klasik olarak liseli iki gencin aşkı konu alınmış ama animeyi daha farklı ele almışlar. Arihara ve Yamamato'dan başka sınıf arkadaşlarının da hayatlarına değinildiği için 12 bölümde 12 farklı hikaye var diyebiliriz.

    Romantik bir Ecchi, fantastik öğeler yok.  Sayesinde ecchi ne demekmiş öğrenmiş oldum, anime izlemişliğim çok değil, öğreniyorum işte.

    Cast çok kalabalık; karşılıksız aşklar, saplantılı kardeşler, komşu kızını sevenler.. Herkes ayrı bir alemde. Aşk-ı Memnu misali buna da bir şema yapmışlar, durum öyle karışık. Bu tablodakilerin hepsi aynı okulda, bir kısmı lisede bir kısmı da ortaokulda.


    Animelerin detaylarını çok seviyorum, bazen durdurup kıyafetlerindeki, odalarındaki ufak şeyleri inceliyorum. [Miyazaki izlerken bu tam bir şölen oluyor.]
    Ben çok eğlendim, izlerken de bol bol dondurma yedim. Sonra da üşüttüm hemen.
    Başından beri Kusuda ve Enomoto kavuşacaklar mı diye merak ettim, favori çiftimdi.